Dijital Medya Yöneticisi Sümeyra Teymur anlattı: Sosyal medyadaki içeriklerin yüzde 90’ı tehlikeli

Dijital Medya Yöneticisi Sümeyra Teymur, Semra Güzel’in sunumuyla Kanal 7 ekranlarında yayınlanan Hayatı Paylaşmak programına konuk oldu. Yeni medya içeriklerinin tehlikesinden bahseden Teymur, ailelere seslendi.

“SOSYAL MEDYADAKİ İÇERİKLERİN YÜZDE 90’I TEHLİKELİ”

“Yeni medya içerikleri etik değerler çerçevesinde mi oluşturuluyor?” sorusuna cevap veren Sümeyra Teymur “Dijital medya dediğimiz alan çok geniş. Sosyal medya, haber kanalları, blog siteleri, video yayıncıları bu alana giriyor. Bu içeriklerin hepsi etik ve doğru değil. İçeriklerin yüzde 90’ı kontrolden geçirilmemiş oluyor. Bu işi profesyonel olarak yapan sitelerde içerikler kontrollerden geçiyor. Bu kaynaklar yasalardan sorumlu oldukları için yalan içeriklerin cezası vardır. Haber kaynakları bu sebeplerden dolayı kontrollü ama sosyal medya kontrol edilemediği için tehlikeli” ifadelerini kullandı.

“INSTAGRAM, GENÇ KIZLARIN BEDEN ALGISINI OLUMSUZ ETKİLİYOR”

Sosyal medyanın çocuk ve genç kızlar üzerindeki olumsuz etkilerinden bahseden Teymur, sözlerine şöyle devam etti: “Çocuklar ve yetişkinler üzerinde çok büyük olumsuz etkileri var. Özellikle Instagram’da genç kızların beden algısı üzerinden onların psikolojisini çok etkilediğiyle ilgili bir sürü çalışma var. META’nın kendi yaptığı araştırmada bile genç kızların beden algısını olumsuz etkilediği yönelik sonuçlar var. Çocukları, sosyal medyada etik olmayan bir sürü içeriğe maruz kalabilir. Bunların arasında +18 içerikler, uyuşturucu madde, kumar ve tehlikeli arkadaşlar geliyor.”

“SOSYAL MEDYADA PSİKOLOG VE DİYETİSYEN OLMAYAN İNSANLAR TAVSİYELER VERİYOR”

“Psikolog ya da diyetisyen olmayan insanlar çıkarak tavsiyelerde bulunuyor. Sosyal medyadaki sosyalleşme yüzeyseldir ve insanı yalnızlaştırıyor. Sosyal medyada gördükleri gerçek zannederek hayatı sorgulama başlıyor. Gördüklerinden sonra insanlar anneliğini sorgulamaya başlıyor. Her zaman mükemmel olmanın mümkün olmadığı biliniyor ama yine de etkileniliyor. Paylaşım yapmada sınır koymak mümkün değil. Sınır konulamadığı için de yetişkinlerin kendilerini ve çocuklarını bu anlamda yetiştirmesi lazım. Milli Eğitim’in müfredatında Medya Okuryazarlığı dersi var ve bunların gerçekten doğru işlenmesi lazım. Sosyal medyadaki gerçekliği sorgulamak lazım. İçeriği tüketirken bizim daha bilinçli olmamız lazım.”

Dijital medyanın geleneksel medya üzerindeki etkisinden bahseden Teymur, “İnsanların içeriği tüketme şekli değişti. İnsanlar içerikleri dijital mecralardan izlemeye başladı çünkü bu çok kolaylık sağlıyor. Dijitalde içerikler daha fazla kişiye ulaşılıyor ve karşılığı daha kıymetli şekilde alınıyor” dedi.